27 Kasım 2010 Cumartesi

Bolunun kuzusu bunlar


Derya kuzusu bunlar..bizim buranın da kuzusu mantardır..heleki kanlıca mantarıysa..harika bir tadı vardır ,etten çok daha güzel ve daha sağlıklı..

Bu gün buranın yöresel pazarı vardı,daha çok köylerden gelen mahsuller satılır,biraz malzeme aldım,mantarıda sordum ,5 lira dediler..alayım mı almayayım mı derken elim doldu,eve geldim malzemeleri bıraktım.akşam çökmek üzereyken ,hadi dedim yarım kilo olsun alayım..pazar toplanıyor,bir kadın mantarını toplamak üzere..nekadar dedim..

Al dedi hepsini kilosu 1 lira..

Almazmıyım..4 kilo aldım..hala gözüm mantarda ama daha fazlasını ne yapayım,burada difriz im yok ki,ziyan olur.

Temizledim ,doğradım ,pişirdim...Bir tavasını kendim yedim..Bildiğim mantar ama yinede herzaman şüphe olur.okadar benzeri varki..tek tek kontrol ettim.sabaha görüşürüz inşallah...

ohh..derya kuzusu bunlarr...ama ne lezzet,ne lezzet...

Sıcacık bir film...

Bu sabah harika bir film seyrettim...Televizyonu nekadar sevmiyorum desemde ,hayatımızın içinde onsuz olmuyor...Genelde saçma sapan şeyler dolu ama arada böyle güzel filmlerde oluyor...

Japon filmi galiba yoksa koremi tam ayrıt edemiyorum onları...

Günümüzdede olan medyanın ve saçma realty şovlarının nasıl hayatımıza girdiğini başkalarının hayatını yaşamaya başladığımızı,özel hayatların genel hayata dönüştüğü bir insanlık olduk...nekadar teknoloji okadar başkalaşma...

Küçük sevimli bir çocuk 5 -6 yaşlarında...Babasını takip etmek istiyor babası kızıyor eve dön diyor,babası oğluna bir anne arıyor randevusuna gidiyor..

Çocuk dönüş yolunda bir tevizyonun canlı yayınına takılıyor,kameralar ona dönüyor..Yapımcı ve sunucu genç bir kadın çocuktan bir hikaye çıkarmaya çalışıyor..

Çocuğu yol boyu takip ediyorlar ,ona ne yapması gerktiğini söylüyorlar ama çocuk dinlemiyor,annesi olsa dinleyeceğini yabancılarla konuşmayacağını söylüyor,sunucu kadına annem misin sen diyor,oda evet annenim sözümü dinlemen lazım diyor,çocuğa emirler vermeye başlıyor,söyle yap ,şöyle dur kameraya bak gibi..ve araya reklam almaya başlıyor,reyngler yükseliyor herkes seyrediyor sokaklarda büyük ekranlarla halk çocuğu seyrediyor...

Babası randevusuna gidiyor ama yalnış kadınla konuşuyor bir hostes uçuşuna çıkmadan önce orada yemek yiyecek ,oda televizyonda çocuğu seyrediyor,hep öyle bir oğulun hasretini duyarak...

Adam kızın masasına oturuyor..arkası elevizyona dönük,geç kaldım biliyorum nekadar güzelsiniz diyor...

Kadın gülümsüyor..konuşmaya başlıyorlar,adam ın telefonu çalıyor arayan oğlu..

Baba beni takip ediyorlar diyor,filmimi çekiyorlar...baba inanmıyor ,meşgulum diyor..kadınla sohbet ediyorlar,oğlum diyor..hep annesini bekliyor..kadın soruyor ne iş yaparsın ..dişçiyim diyor adam..

Kadın diyor köpek dişlerim sence çokmu büyük..hayır diyor adam çok güzel ,her diş çocuk gibidir bakım iser ,onları seversen onlarda sağlıklı olur ...oğlumun annesi diyor ve anlatmaya başlıyor...

Bana 6 yıl önce geldiğinde köpek dişlerini kesirmek istemişi,çok güzel köpek dişleri vardı ben hayır dedim...kesmedim..onlar senin özelliğin ,onlar olmazsa sen olamazsın...oğlumuz oldu...ve o bir sunucu oldu...ve dişlerini başka bir dişçide kestirdi...bende oğlumla başka bir yol çizdim..o çok ünlendi,ama oğlunu hiç anımak istemedi ,en tepeye çıkmak istedi...oğlum annesini sorduğunda onun en tepede ,en yüksek yerde olduğunu söylüyorum...

Çocuk çok sıkılmıştı herşeyden ,ssöylenenleri yapmadı ..sunucu kadınla tartıştı,kadın annesi olmadığını söyledi çocuk tekrar anne dedi...kameralar sunucu kadına dönmüştü...kadın sinirlendi çocuğa vurdu...

Adam o an televizyona baktı oğlunu gördü ve annesini....

Çocuğun telefono çaldı..arayan babasıydı..sunucu hırsla elefonu fırlattı...

Çocuk sen annem değilsin ..annemi aramam bulmam lazım deedi ve gözü en yüksek yer olan teelevizzyon kulesine takıldı....fırladı gitti.....

Adam sunucu kadına sordu,oğlum nerde...neden tekrar hayatımıza girdin....sen seçimini yapmıştın....

Geçmişin aacılaarını konuşmaaya baaşladılar ..artık hayatı ortaya dökülen kendisiydi...

Çocuk otobüse binmek istedi ..biletin dediler..hostes onu gördü elini uzattı o dedi bbenimle...çocuklaa konuşmaya baaşladılaar kucağına aldı onu öptü..öptü...

Koluna telefon no sunu yazdı babana ilet dedi..o isted
iği şeyi yapmaya hazırım...annen olmayı çok isterim...şimdi uçmam gerekir..beni mutlaka arasın dedi..son bir kez çocuğu öperek ayrıldı...


Sunucu ve adam çocuğunu aramaya başladılar....biliyorum dedi.. seni bulacağı en yüksek yere gidiyyor...

İkiside kuleye baktı..ve bütün kameralar onları izlerken kuleye vardılar...adam dedi sen yalnız gir ..seni tanımasına izin ver...kadın içeriye girdi...

Çocuk elinde bir çiçekle..kadınlara bakmaya başladı ..onu nasıl tanıyacağım dedi kendi kendine..dişler dedi..evet dişler...onunda çok güzel köpek ddişlerri varmış ben ona çekmişim...

Bir kadına yaklaştı dişinize bakabilirrrmiyim...Kadın terslendi,her kadıa yaklaştı ama olumsuz cevaplar aldı..

Sunucu çocuğa yaklaştı,eğildi...ben annen im dedi geldim...

Hayır dedi çocuk..yine beni kandırıyorsun...

Gerçekten dedi kadın ben gerçek annen im....

Bakayım dedi aç ağzını..senin köpek dişlerin yok ...benim annem olamazsın....

Çocuk döndü arkasını...camdan dışarıya bakmaya başladı...karanlık çökmüştü..gözünü yüksekte uçmakta olan uçağa çevirdi,gülümsedi..kolundaki telefon numarasına baktı,el salladı...

Görrrüşürüz anee.....
A

26 Kasım 2010 Cuma

AŞK SARHOŞLUĞUNUN SABAHI...


Arkadaşım kitap tavsiye etmiş sağ olsun eminim çok iyidirler,birkaç kitapçıya baktım ama bulamadım,bulduğumda okumaya çalışacağım..

Benimde tavsiyem var iranlı bir yazardan ,her kültüre hitap eden bir kitap..Aşk sarhoşluğunun sabahı...

Adından da anlaşılacağı gibi aşk dan sarhoş olursun ve sabahında uyandığında gerçeklerle yüzyüze gelirsin..Yakışıklı prensin belkide çirkin bir kurbağadır..Ve kendine geldiğinde bir çukurun içindesindir ....

Tavsiye ederim.....

Kiapların adları ve resimleride beni cezbeder,okumamda ekilidir..bazılarını beğenmem ama emeğe saygıdan okumaya çalışırım,bazen esneyerek...ama bitirmeye çalışırım...

Bazı kitapları ise bir solukta bitmesini hiç istemeyerek,içinde yaşayarak...Yazarın hayal gücüne hayran olurum,belkide yaşadığı bazı şeyleri yazmıştır,sevdiğini unutmamak adına dizelere dökmüştür onu ölümsüzleştirmiştir kimbilir....

Kitapları seviyorum,televizyondan sıkılıyorum....

25 Kasım 2010 Perşembe

Başka çocuklar


Haydarpaşa-Gebze hatında ,yaşları 10- 16 arası olan 7 -8 kadar çocuk..halleri perişan,üst başları hip hap tarzı gibi bol kıyafetler ama yakışmamış...

Hoplayıp zıplıyorlar,askılıklara tutunupsallanıyorlar,vagon un bir ucundan bir ucuna koşup birbirlerinin sırtına atlıyorlar,okadar gürültü yapıyorlar ve okadar pervasız arsız larki kimse bir şey diyemiyor..arada bir çakı gibi aletleri gösteriyorlar,insanların gözü korkuyor..

Tren istasyonlarda durdukça kapılara asılıyorlar inen insanlara yada uznabildikleri yere kadar uzanıp insanların kafalarına vurup dalga geçiyorlar..

Ama biri insaflıymış ,öbürlerine-yaşlılara vurmayın lan onlara yazık,sadece genç olanlara vuralım....

B u çocuklar nerde,nasıl yetiştiler..ne olacaklar,
yarın bunlar bize neler yaparlar....

Bunları kızım anlattı..Müdahale etmedin,bir laf diyemedin mi dedim..Anne delimisin,koca koca adamlar bile tırstı ,o çocuklardan herşey beklenir dalaşmak için yer arıyorlar ,erkekler dururken bana laf mı düşerdi orda dedi ...haklı...

T V hane

Televizyona bakıyorum kanalları geziyorum..evlilik programları almış başını gidiyor..insanlar için hayırlımı hayırsızmı anlamadım.Evlenenler var hayırlı olsun diyorum umarım mutlu olurlar..ama koca koca insanlar gelip gidip duruyorlar,iki tıngırtı duydularmı başlıyorlar oynamaya .yakıştıramıyorum orta yaş yada üstü biraz ağır olmalı. efendi olmalı. hanım olmalı bence.

Adam çıkıyor,genç isterim diyor artık yaşamak isterim diyor kendisi var 60 kusur..istediği 35 i geçmemiş olsun diyor..neden diyorlar ..yaşlı olursa ona bakmam gerekir ben bakamam ,o bana hizmet edecek diyor..orta yaş kaddınlar itiraz ediyorlar..olurmu öyle şey sen hizmetçimi yada bakıcımı arıyorsun yaşına denk al diyorlar...

Kadın çıkıyor,evi olsun kariyeri olsun ,arabası olsun ama çocuğu olmasın,boyu uzun olsun ,yakışıklı olsun ...kendisini ne sanıyorsa .

Miniğim..



Küçük cadım dan inciler...

Anneciğim,artık mükemmel giyinmeme gerek kalmadı çünkü bayram bitti.

Babanneciğim ,ben hepinizden çok memnunum ama şu babamı değiştirsek,yerine başka alsak daha memnun olurdum.

Babaanneciğim ,şu bolunuzdan bıktım artık çok kaldınız sen gitme ama halam kalabilir,orda yalnız kalmaktan korkuyorsa babamı gönderelim yanında..

Annee,kayu nun annesi hiç senin gibi davranmıyor çocuğuna ,biraz daha dikkatli davransan iyi olur..

Dedeee.yemekte çok konuşuyorsun...yemeğinide düzgün yee..

Anee, dişinde yemek kalmış onu temizlermisin yoksa miğdem bulanıyor...

Benim eşyalarımı ellemenizi yasaklıyorum size.birtek babaanem elleyebilir,önce izin almanız gerekir...

Anne ,herşeye ayıp olmaz diyorsun ama sebebini söyle,bana gerçek sebebini söyle...

Bu çocuk nezaman büyüdü . bunları nezaman öğrendi,kime çekti...

Zekası halası..

Çenesi dedesi..

Havası babası..

Kokoşluğu annesi..

Dış görünüşü BENN.....

Onu çok seviyorum..

12 Kasım 2010 Cuma


Kurban bayramımız kutlu olsun...

Evimize dönüyoruz,hayırlısıyla..Çok uzun yıllardır otobüsle uzun yolculuk yapmamıştık,sağolsun hep eşim getirip götürür.hem iyi bu durum hemde kötü...

Gençlikte isterdim biraz özgür olayım atlayayım otobüse,uzaklara yolculuk yapayım,tanımadığım yerler tanımadığım insanlar olsun,gezeyim bütün gün hesap vermeden kimseye önceleri babam beni sınırladı,evlendim eşim sınırladı ..heryere kendisi götürdü getirdi..Biraz canım sıkılsa gezmek istesem ne işin var otur evinde can sıkıntısıda neymiş,çok sıkılıyorsan bir çocuk daha yapalım dedi...Erkeklerin can sıkıntısı anlayışı farklı...

Yaşımız ilerledi,şimdi hesap soran yok ,atla otobüse gel diyorlar,istersen çalış diyorlar,gez sabah akşam .....ama artık can istemiyorki.

Herşey zamanında güzelmiş.

Kızım çok heyecanlı ,evimizi çok özlemiş ,çokta sıkıldı derslerden,hak etti tatili. gezsin ,denizi doya doya koklasın....

11 Kasım 2010 Perşembe

Bebişime kıyafet diktim



Çocuk kıyafetleri almış başını gidiyor..Çok rahatlıkla dikebileceğimiz şeyler.Bir metre çift en kumaş ,ben siyah kabartma desenli hafif likra tercih ettim. Gazeteden gözkararınca kalıp çıkarttım,biçtim ve robadan bol biraz uzun elbiseyi diktim.süslemek içinde gümüş simli sutaşı kullandım..

Ben diktiğimi beğendim nede olsa kendi emeğim...

10 Kasım 2010 Çarşamba

ATAM Rahat uyu...



ATAM ruhun ŞAD olsun..Kurtardığın vatan ın şimdiki durumunu görseydin ne hissederdin bilmiyorum ama biz çok karışık bir millet olduk..

Vatansever iz diyoruz askere küfrediliyor...

Birlik beraberlik diyoruz,vatanı bölüşmeye kalkıyorlar,biz türk değiliz diyorlar üstelik meclise kadar giriyorlar..

Önce devletimiz diyoruz,önce onlar keselerini doldurmaya bakıyor,ağız dalaşı yapıp milleti yönetiyor ve milletine hakkı olanı vermiyor,Açlık sınırı 950 lira..yoksulluk sınırı 2000 lira bizler ölmüşüz haberimiz yok..

Dünyada çocuk bayramını kutlayan tek ülkeyiz çocuklara nekadar değer verdiğimizle övünürüz ama çocuk pornosunda dünyada birinci sıradaymışız...

Kadına seçme ve seçilme hakkını ilk bize SİZ verdiniz..ama birçok kadın şimdi çarşafı savunup eşlerinin çok evli olmasını normal karşılıyor...

Daha neler neler ATAM bilseydin bukadar uğraşırmıydın,yoktan var edermiydin bir TÜRKİYE bu nankörlere...

4 Kasım 2010 Perşembe

Takarım ben...

Takıntılıyım ben...Bir filmi seyrederken yada diziyi saçma sapan ayrıntıları görüyorum ve filmden kopuyorum..

Bugün gündüz kuşağında tekrar yayına konan gönülçelen i seyrediyorum ah ne salak aşıklar diyorum bi biri bi öbürü naz yapıp duruyorlar hele adam amma ağır adamlıktan taslıyor derken kız kızıyor öbür adamla tatile çıkıyor,ayrı odalarda kalıyorlar yağmur yağıyor kız korkuyor yorganına sarılıyor yorgan kareli sabah oluyor uyanıyor,hadiii..yorgan beyaz olmuş ...gece gece kim değiştirdi bunları ..

Gelde takma şimdi,gelde diziye konsantre ol,neişin var be kadın değilmi ne diye bakarsın milletin yatağına yorganına...

3 Kasım 2010 Çarşamba

Adres..

İki gündür,yalnızca merkezini öğrendiğim bir şehirde sadece adını bildiğim bir krtasiyeyi arıyorum...
İlk gün merkezde aradım ama hayır adını duyan yok yada benzeten var birbirinin zıttı noktalara tarif edildi gittim geldim yok...

Önceki gün tam tarif aldım sözde çünkü bir karakol söylediler onun yakınlarındaymış...ama nerdeee...belki 20 kişye sordum buralılarmış kimisi aşağıyı kimisi yukarıyı tarif etti ordan oraya gittim durdum ,ayaklarıma karasular indi..bir ara tabelalara bakarken araba altında kalıyordum ucuz yırttım.Kardeşimin hanımına telefon açıyorum onunda telefonunda arıza var beni duyuyor ama sesi gelmiyor açtım ağzımı yumdum gözümü ...ama bendede inat var bulamayacağım yer yoktur çok şükür ayaklarım sağlam okumamda var..ama yok aşağı yukarı derken akşam oldu ,eve döndüm mecburen..

Akşam eve telefon ettim dedim geline,bu adresde neymiş ya sanki görünmez belki 30 kadar krtasiye gördüm bu yok sanki yer yarıldı içine girdi bana görünmüyor,her isimden var ama çiğdem yok,buse var, mervem var, merve var,ikbal var,hızlı var,çağrı var...

Demez mi aaaa...abla adı çağrıydı onun...hay senin vereceğin adrese...

Ama demiştim ben varsa öyle biryer bulurum...ama olmayan bir yeri yaratayım mı kardeşim..

Ama olmayan adres sayesinde Bolunun arka sokaklarını bilmediğim yerlerini öğrendim ,iyi oldu canım vakit geçti ve elimde koz oldu işte ,geline laf sokarım bolca,nede olsa görümceyiz...

2 Kasım 2010 Salı

İnsanlar..

Dolaşmaya çıkıyorum ,ilk okulların dağılma saine denk geliyor ...iki çocuk en fazla ikinci sınıfa gidiyorlar bir kız birde erkek.Sol yanımızda kabak satan bir kamyon,kabaklar bayağı irice..ister istemez çocukların konuşmalarını dinliyorum...

Erkek çocuk,Biliyomusun benim babaannemin kabakları çooook daha büyük,aha bukadar,iki kolunu açar...
Kız,benimde dedem in bahçesindeki kabaklar daha büyük ,benim boyum kadar bikere....

Erkek,benim dedem in bikere daha büyük,dedem kadar büyük,senden daha büyük bikerem...

Kız,benim dedm inki bu araba kadar büyük bikere,en büyük o...

Erkek, salak okadar büyük ünü bikere manava nasıl sokacaklar,okadar büyük olmaz...

Kıkırdaşarak yollarına devam ederler bendeki istemsiz sırıtmayı çok sonra fark ettim...karşıdan karşıya geçecegim trafik ışığında duruyorum ,imam hatipli oldukları belli olan iki kız konuşuyor çok zayıf olan ağlıyor öbür kız onu teselli ediyor..

Sana demiştim ben ama herkese hemen güvenme diye ama hayır sen herkesi kendin gibi sanıyorsun ,her sırrını açıyorsun ..daha dur..neler göreceksin öyle kalleşler vardırki neler yaparlar ..ağlama artık herkeslede samimi olma artık...

Karşıya ben geçtim onlar hala konuşuyorlardı,kızın ağlaması beni üzdü ne sebepten olursa olsun..

biraz yürüdüm ,bir mağazadan çıkan kız önümde yürümeye başladı kulağına telefonun kulaklığını takmış arsızca sakız çiğniyor kimseye aldırış ettiği yok ,uzun ince bacaklarını daha zayıf gösteren çizgili tayt kısa kırmızı mont ve kırmızı botlar ayağında , anında dikkat çeken bir kız ünili olduğu aşikar..Telefon konuşmasına kulak misafiri oluyorum.

Banane oğlumm...hiç te umrumda deilsin..bana ne oğlummmm....hadeee..hadeee,yürü git beee..yürü git beee...

Daha fazla dayanamadım yürüdüm geçtim ..yurdumdan insan manzaraları ...

Herhangi bir kız..

Hafta sonunda annemlere gittiğimde yeğenlerin derslerini konuşuyoruz ,aklıma geliyor..geçen yıl küçük yeğenime ders vermeye gelen 2 yıllık bir üniversite okuyan kapalı kızı soruyorum ...

Kız oldukça uzaktan gelmişti yurd da kalıyor ve iki yıllık okuyordu,geçen yıl ramazan bayramında tanımıştım onu..son senesiymiş bir bitirsem ve çalışmaya başlasam diyordu..niye burası dedim ..burası dediğim küçük bir kasaba ,bolu nun bir kazası..ama iki yıllık üni ve meslek liseleri bolca..

Kız türbanlı denecek kadar kapalı ama güzel akça pakça bir kız...Üstelik doktor bir nişanlısı var...

Ablacığım ben aslında 4 yıllıklara çok rahat yetecek bir puan aldım ama maddiyat iyi değil bir babam bağkur maaşı var,başka gelirimiz yok abim var kendisi savcı ama yengem bize yardım etmesine karşı çıkıyor arada sırada telefon eder nasılsın der kapatır paran varmı demez...Çok düşündüm..burs lara nasıl güvenirdimki ya çıkmazsa ...bende iki yıllık olsun dedim ve geçim nerede en kolay diye çok araştırdık burasını önerdiler,ders veriyorum sağolsun bu abla gibiler bana çok yardımcı oluyorlar,bitecek inşallah ve hemen işe başlayacağım...

Geçen yıl ailelerin tavsiyesiyle yeni doktor çıkmış biriyle tanıştım,anlaştık ve nişanlandık..hergün konuşuruz, ben işe başlayınca biraz çeyiz için hazırlık yapınca evleneceğiz..ama yine okumaya devem edeceğim...

Tok açın halinden ne anlar değilmi ..bende öyle baktım kıza üzüldüm ama pekte inandırıcı gelmemişti...Doktor nişanlısı olacakta üstelik görücü usulü...

Bizim gelin kardeşimin hanımı yani ...evet kız la konuştuk ve bu sene tekrar sınava girecekmiş çalışıyor..nişanlısındanda ayrılmış...sebep,çalışmasını istemiyormuş evden dışarıda ona sormadan çıkmayacakmış bu şartları kabul ederse onunla evlenecekmiş kendisi doktormuş onun iki paralık işine ihtiyaç yokmuş..kızda eline yüsüğünü vermiş...

Ben abime müdana etmedim ..sana hiç etmem ..iki kuruş kazanırım kendim gururla yerim hadi yoluna... demiş.

Bunları duyunca o kızla gurur duydum ..Yolun açık olsun Yurdagül,umarım karşına bundan sonra değer bilen insanlar çıkar...

1 Kasım 2010 Pazartesi

TÜRK ÜM TÜRK olarak öleceğim...

Tv den taksim deki saldırıyı seyrediyorum korku ve acı duyuyorum o acıyı yaşayanlara ve nefretle kınıyorum böyle hain işlere kalkışanlara ...Asla bizi yıkamazsınız,siz ancak böyle hain küçük işlerle uğraşırsan lağım farelerinden başka bir şey değilsiniz ....

Ardından havada uçan f-4 savaş uçaklarını seyrediyorum gözlerim dolarak göğsüm kabararak.....

NE MUTLU TÜRKÜM Diyene ve ben bu nu gururla söylüyorum ...

Doğudan gelen gelin

Bu hafta sonunda bir düğüne davetliydim.

Halamın küçük oğlu evlendi,daha doğrusu 4 ay önce askerden yanında bir kızla çıkagelmiş.Ne büyük cesaret değilmi....hiç tanımadığın bir memlekete gidiyorsun ,çok az tanıdığın biriyle başına herşey gelebilir...

Gelin kızımız Hakkariden geldi .Son üç ayda konuşmaya başlamışlar telefonda tanışmışlar,askerlik biterken ben gidiyorum,geleceksen gel demiş kız tereddütsüz tamam demiş ve gelmiş .

Kıza ben sordum o cevap verdi...

Nasıl cesaret ettin tanımadığın bir yere geldin..

Bizim oralarda hayat çok zordur ,o olmasa başka bir asker olurdu yada amca oğullarından biri olurdu ama oralarda kalmak istemedim ve heryer daha iyidir diye düşündüm,başka yerleri televizyondan görüyoruz ,gitmek istiyoruz ama evlenmeden münkün değildir,ya ailenle gidersin baban götürür yada kocan,bende kocam olsun istedim...

Nasıl tanıştınız...

Bizim oralarda fazla genç yoktur ,tamam Hakkari gelişmiş bir yerdir ama fazla genç yoktur genede herkes bir an önce istanbul agitmek gitmek ister yada adını duyduğumuz büyük yerlere ..gençler gider biz kızlar kalırız ...Bir tek asker kalır ,asker kızlara bakar biz askerlere..Askeriyeye telefon açarız onlarla can sıkıntısına konuşuruz ,sevgili olan umut eder ,bir çoğu askerlik bitince gider,bazı kızlar ardından ağıt yakar,ben şanşlıyım özkanda beni sevdi bende onu ,gidelim deyince hiç düşünmedim..

Buraları nasıl buldun hayal kırıklığına uğradınmı....buralar dediğim bizim burdaki memleketin uzak köylerinden biri, yolları kışın çamurdur ve her evin yanında ahır vardır ve hayvancılıkla uğraşırlar herkesin traktörü var ama yüz kadar köy içinde en fakir sayılan köydür halam orada yaşıyor ata toprağını ekip biçiyorlar elli binlik tavuk çiftliği var ayrıca heryıl bir tır dolusu patates satarlar yanındada yirmi kadar büyük baş hayvanları var..bir taksi birde traktör var,yani en fakirleri sayılır....

Delimisin abla ..buraya gelince ağzım açık kaldı cennete geldim sandım..ne güzel yerler...bizde ot bitmez ağaç tek tüktür..hayvancılık vardır ama sınır bölgelerine doğru otlatırız ,bizde memur olan bide kaçakçılık yapan zengindir ..biz gene iyiydik babam memur aylığı var, evimiz var,biz okuduk gene ,babam bizi rahat yaşattı...

Seni arayıp sordularmı yada kızdılarmı...

Aradılar ben haber gönderdim rahatım iyi dedim annemle konuştum ,babam konuşmuyor daha ama rahatımın iyi olduğunu öğrenince mutlu olmuş geçen hafta amca oğlum geldi gördü ,bir anlatmış onlara kızınız yaşadı rahatı beyde yok diye..annem hemen aradı rahatladım diye ...çocuk olunca gideceğiz babam ın elini öperiz beni af eder...

Hayretle dinledim ..bizim rahat batan çocuklarımız dinlesin isterdim gelin in anlattıklarını..